İklim değişikliğiyle mücadelede sünger şehirler afet riskini azaltıyor

İstanbul Teknik Üniversitesi Mimarlık Fakültesi Peyzaj Mimarlığı Bölüm Başkanı Prof. Dr. Hayriye Eşbah Tunçay, iklim değişikliğinin etkileriyle mücadelede doğa tabanlı çözümler sunan sünger şehir modelinin hayata geçirilmesi gerektiğini ifade etti.

Nüfus artışına paralel şekilde kentleşme konusunda ortaya çıkan ihtiyaçlar yapılaşma hızını da artırırken bu durum, geri döndürülemez çevre sorunlarını beraberinde getirebiliyor. Bir yandan iklim değişikliğine karşı savunmasız inşa edilen kentlerde yaşanan sel ve heyelan gibi afetler ciddi can kayıplarına neden olurken diğer yandan kuraklık; su kıtlığına, tarımsal üretimde düşüşe, açlığa, insanların hayatını kaybetmelerine ve milyonlarca canlının ölümüne yol açıyor.

İklim değişikliği

Şehirdeki mavi ve yeşil alan varlığını, toprak tipini ve suyun akış potansiyelini göz önüne alarak 10 şehrin süngerlik derecesi ölçüldü

Çinli peyzaj mimarı Kongjian Yu tarafından 2013 yılında ortaya atılan “sünger şehir” modeli, yağmur sularının şehirdeki yeşil alanlar sayesinde yeniden toprağa kavuşması, ayrıca gölet, rezerv ya da uygun depolama alanlarında muhafaza edilerek olası bir kuraklık senaryosunda kullanılması prensibine dayanıyor.

Dünyanın birçok noktasında da sünger şehir modelinin hayata geçirildiğini görmek mümkün. İngiltere merkezli mühendislik danışma şirketi Arup, şehirdeki mavi ve yeşil alan varlığını, toprak tipini ve suyun akış potansiyelini göz önüne alarak 10 şehrin süngerlik derecesini ölçtü. Elde edilen verilere göre, Yeni Zelanda’nın Auckland kenti yüzde 35’lik süngerlik oranı ile ilk sırada yer aldı. Bu kenti, yüzde 34 ile Kenya’nın başkenti Nairobi, yüzde 30 ile Singapur’un başkenti Singapur, Hindistan’ın Mumbai kenti, ABD’nin New York City kenti ve Kanada’nın Toronto kenti, yüzde 29 ile Kanada’nın Montreal kenti, yüzde 28 ile Çin’in Şanghay kenti, yüzde 22 ile İngiltere’nin başkenti Londra ve yüzde 18 ile Avustralya’nın Sidney kenti takip etti.

“Parkların doğa, çevre ve ekosistem açısından daha önemli işlevleri var”

Sünger şehir modelinin yaygınlaşması için geleneksel gri altyapıya olan bağımlığının azaltılması gerektiğini kaydeden Tunçay, “Eski dönemlerde sarnıç gibi geleneksel yöntemlerle muhafaza edilen yağmur suları, günümüzde biyolojik hendek, yağmur bahçesi, su deposu ya da varillerde depolanıp kullanılabilir. Bunlar entegre bir sistem, bu yüzden bir tanesiyle şehirlerin durumunu çözmek mümkün değil.” dedi.

 

Kaynak: Anadolu Ajansı

Bunları da beğenebilirsin
yorum Yap