Zeytin ve zeytinyağı ihracatçısı üreticiye verilen zeytinyağı priminin arttırılmasını istiyor

Bu yıl ihracatta rekorlar kıran zeytincilik sektörü, ihracatta rekabetçiliğin sürdürülebilir olması için zeytinyağında 70 kuruş olan primin 2 TL’ye çıkarılmasını, prim verilmeyen sofralık zeytinde ise; 50 kuruş üreticiye prim verilmesini istiyor.

Ege Zeytin ve Zeytinyağı İhracatçı Birliği (EZZİB) Yönetim Kurulu Başkan Davut Er, sektörün dünyayla rekabet edebilmesi için ihracatçıya ve üreticiye verilen desteğin artması gerektiğini söyledi. Ege Zeytin ve Zeytinyağı İhracatçı Birliği (EZZİB) Yönetim Kurulu Başkanı Davut Er, göreve gelişlerinin birinci yılında yönetim kurulu üyeleriyle birlikte bir basın toplantısı düzenledi.

Zeytinyağında üreticiye ödenen primin, diğer yağlık ürünler arasında yer alan mısır, ayçiçeği, soya, aspire verilen destek gibi olması gerektiğini düşündüklerini belirten Er, ”Bu çerçevede sofralık zeytine 50 kuruş, zeytinyağına ise iki lira düzeyinde destek verilirse iyi bir rakam olur. Sofralık zeytine, prim desteği sağlandığı takdirde, üretilen miktarın tamamı kayıt altına alınacak ve vergilendirilebilecektir. Sofralık zeytine 50 kuruş zeytinyağına ise iki lira düzeyinde destek verilirse iyi bir rakam olur. İhracatımız en az yüzde 50 artar. Dünya fiyatlarıyla eşdeğer olur” dedi.

Zeytin ve zeytinyağının sağlık açısından da önemli olduğunu kaydeden Davut Er, “Sağlık Bakanlığı bütçesinden bile katkılı olabilir. Heba olmayacaktır. Sağlık olarak, ihracat olarak ülkemize geri dönecektir” diye konuştu.

Zeytinyağı ihracatında yüzde 425 rekor artış yüzleri güldürdü

Davut Er, 2016-2017 sezonunun ilk 7 aylık döneminde Türkiye geneli sofralık zeytin ihracatının miktar bazında 38 bin tona ulaştığını, tutar bazında ise 71 milyon dolar gerçekleştiğini anlattı. Er, “Aynı sezonun ilk 6 aylık döneminde ise zeytinyağı ihracatı miktar bazında yüzde 425’lik artışla 25 bin tona, değer bazında ise 92 milyon dolara ulaştı. Bu başarıda katkısı bulunan bütün ihracatçılarımızı kutluyorum” dedi.

Zeytin ağaçlarının çiçek tutma döneminde olduğunu ve Türkiye’nin her tarafından önümüzdeki sezon için güzel haberler geldiğini anlatan Er, 2017-2018 sezonunda bu seneden daha iyi bir sezon beklediklerini dile getirdi.

Küresel ısınmadan Ege Bölgesi’nin de etkilendiğine dikkat çeken, üretimin sürdürülebilir olması için çalıştıklarını anlatan Davut Er, ülkemizde üretilen zeytin ve zeytinyağı maliyetlerinin rakip ülkelerden daha yüksek düzeyde gerçekleştiğini anlattı. Er, “Bu ihracatımızı zora sokmaktadır. Burada asli çözüm yolu zeytin çiftçilerimizin girdi maliyetlerinin asgari düzeye indirilmesi, makineli tarım ve modern zeytincilik yöntemlerine geçişin sağlanmasıdır” dedi.

 

Bunları da beğenebilirsin
yorum Yap