Tarım ve Nesil Değişimi: Yarının Çiftçilerine Bir Bakış

Tarım ve Nesil Değişimi: Yarının Çiftçilerine Bir Bakış

BKT, tarım sektöründe nesiller arasında aktarım üzerinde çalışıp analizler yaparak Global Trends’in üçüncü bölümünü genellikle uluslararası tartışmanın merkezinde olan bu önemli temaya ayırıyor.

  Nesil değişimi, kesinlikle tarımın geleceğini ve tüm gıda tarımı sektörünü en yakından etkileyen konulardan biridir. Gelecekte kim ve nasıl gıda üretecek? Peki çiftçinin rolü nasıl değişecek?

Bu konu, küresel tarımı etkileyen makro temalara ve trendlere adanmış yeni BKT Kanalı formatı Global Trends’in üçüncü bölümünde yer alan konuklar ve uzmanlar tarafından tartışılan konudur.

Önümüzdeki 15 yıl içinde mevcut çiftçilerin yaklaşık üçte birinin emekli olacağı tahmin ediliyor. Sözde gelişmiş dünyanın çoğunda bir çiftçinin ortalama yaşının yaklaşık elli veya altmış olduğu görülüyor. Buna rağmen yeni nesillerin bu sektöre girişini cezalandıran engeller ve bariyerler nedeniyle, gün geçtikçe daha az genç tarım alanında bir kariyere ilgi gösteriyor.

Yatırımlar için fonlar edinmenin ve arazi satın almanın zorluğu, kariyerlerinin başında yeni nesillerin yüzleştiği ana engellerden kesinlikle biri” şeklinde açıklıyor İngiltere’deki Farm Contractor and Large Scale Farmer adlı derginin yazarı, Matthew Tilt. “Bir de maaş meselesi var. Diğer sektörlere kıyasla tarım, ne yazık ki genel olarak daha düşük ücretlere sahip. Bu nedenle bu sektörde iş kurmak isteyenler için temel bileşen, çoğu zaman yorucu ve zor olabilen ancak oldukça tatmin edici de olan bir faaliyeti adım adım oluşturma tutkusu ve arzusudur.”

 Bununla birlikte, CEJA (Avrupa Genç Çiftçiler Konseyi) Başkanı Diana Lenzi’nin de açıkladığı gibi nesil değişimi, uzun vadede tarım sektöründeki rekabeti artırmak ve gelecekte sürdürülebilir gıda üretimini garantilemek için ön koşullardan biri. “Yeni nesillere, sürdürülebilir bir iş kurarak sektörde bir gelecek yaratmalarına yardımcı olmak üzere doğru eğitimi ve gerekli araçları sunmak önem taşır. Hepsinden öte, maliyetlerin daha yüksek olduğu başlangıç aşamasında genç çiftçileri desteklemek esastır. CEJA olarak gencinden yaşlısına çiftçilerin kendilerini karar alma sürecine dahil edip gereksinimlerini ve gerçek ihtiyaçlarını dile getirmelerini sağlamak yoluyla nesil değişimini kolaylaştıracak çözümler bulmak için var gücümüzle çalışıyoruz.”

 Eğitim açısından, Center for Food and Agricultural Business’ın Yöneticisi olan ABD Purdue Üniversitesi’nden Profesör Scott Downey’ye göre teknoloji ve dijital süreçlere dair kapsamlı bilgiye sahip olmak, gelecek vadeden genç çiftçiler için gerekli olacaktır. “Teknolojik becerilere sahip olmanın tarım alanında çalışmak için bir ön koşul olacağını ve bu sebeple yeni nesillerin

buna hazırlıklı olması gerekeceğini söyleyebilirim. Önümüzdeki yıllarda, verilerin analizi ve kullanımı tarım işletmelerinin gittikçe daha merkezinde yer alacak ve sadece büyük şirketlerin değil, aynı zamanda küçük şirketlerin de karar alma süreçlerini belirleyecek. Dijital ve teknolojik dönüşüm sadece çiftçileri değil, tedarikçiler de dahil olmak üzere sektördeki tüm üretim zincirini kapsamakta.”

 Son olarak, Kuzey İtalya’da bulunan ve ailesi tarafından yönetilen Scaglia Çiftliğinin İletişim Uzmanı Giorgia Scaglia bu konu hakkındaki kişisel deneyimlerini sunuyor.

Scaglia Çiftliği, 1931 yılında büyük büyükbabam tarafından kuruldu ve şu an babam ve amcalarım tarafından yönetiliyor. Gelecekte işi devralan ben, kız kardeşim ve kuzenlerim olacak. Bizim neslimizle babam ve amcalarımın nesli arasında bir fark görüyor muyum? Kesinlikle evet. Çalışmalarımız sayesinde yeni teknolojilerin ve üretim yöntemlerinin önemini incelemek ve anlamak yoluyla şirkete yeni yaklaşımlar getirerek “AgTech” olarak adlandırılan uygulamaları hayata geçirme fırsatı bulduk. Sektörde çalışan çeşitli nesiller arasında çok sayıda fark bulunuyor. Ancak bizi birleştiren bir şey var: Toprağa ve yaptığımız işe olan tutkumuz ve sevgimiz.”

Bunları da beğenebilirsin
yorum Yap