Ödemiş sadece İzmir’in değil Türkiye’nin tarım, tarımsal sanayi ve gıda potansiyeli en yüksek ilçelerinden biri. O kadar ki halen ülkenin en fazla süt üreten ilçesi konumunda. Sütü ayrıca konuşacağız. Bugün konumuz patates olacak. İlçe nüfusu 130 bini geçti. Ziraat Odasına kayıtlı çiftçi sayısı ise 20 binin üzerinde.. Dört bin dolayında çiftçi de patates üretimiyle uğraşıyor. Ödemiş, ilçe olarak Türkiye’nin süt merkezi ama kamuoyunda hâlâ patates algısı ön planda. Şimdi gelelim sadede..
Aynı Filmi İzliyoruz
Bölgede ortalama her üç ya da dört yılda bir patates krizi doğuyor! Medyamız da özellikle “Patates tarlada kaldı, çiftçi perişan oldu” başlığını pek sevdiği için bu konuda bol bol haber okuyoruz. Sonra ne mi oluyor? Bu konu gündemden düşüyor, zaten üretim, ticaret ve tüketimde bir şekilde denge sağlandığından, çiftçi para kazanmaya başlıyor. Birkaç yıl geçince deyim yerindeyse yine aynı filmi izlemeye başlıyoruz. Arz fazlası meydana geliyor. Yani iktisatta çok bilinen “Cobweb Teoremi” burada gene tezahür ediyor.
Popülizm Bizi Öldürecek
Bu ifadeyi yazılarımda arada bir tekrar edeceğim. Çünkü her işimizi ideoloji ve/veya siyasete bulaştırmakta üstümüze yok. Doğruları konuşmak işimize gelmiyor, sevmiyoruz. Varsa yoksa demagoji! Oysa çözüm talebi tabandan gelmeli. “Nerde bu devlet” yaklaşımı yanlış ve zarar veriyor. Devlet elbette müdahil olmalı ve yön vermeli. Ancak asıl karar sahibi çiftçinin ta kendisi!
Tek Çözüm Var
Peki çiftçi tek başına ne yapsın ve ne yapabilir ki? İşte geldik tek çözüm yoluna.. Çiftçimiz yalnız başına hiçbir şey yapamaz ve de yapamıyor. İlçe genelinde ve yılın büyük bölümünde patates üretim ve ticareti yapılabilmesi mümkün. Esasen Küçük Menderes Havzasının muhteşem coğrafyası bu toprakları dünyanın sayılı tarım merkezlerinden biri haline getirmiş durumda. Fakat gelinen aşamada artık “Üretim ve ürün planlaması” hayati önem taşıyor. Dünyada ve Türkiye’de patates üretimi ne yönde gelişiyor? Söz gelimi patates tarımının Küçük Menderes Havzası boyunca yaygınlaşması, örnek verirsek Tire bölgesine yayılması doğru mudur? Ödemiş’te ortalama 300 bin ton üretimin sürdürebilirliği var mı? Bu ve benzer diğer soruları çiftçinin tek başına cevaplaması imkansız. Bu çerçevede ortak düşünme ve ortak hareket şart. Öyleyse bunu gerçekleştirebilecek tek örgütlenme modeli kooperatifçiliktir.
Kocaağa Çağrı Yapabilir
Sonuç itibarıyla Ödemiş’te acilen bir “Patates Üreticileri Kalkınma Kooperatifi” kurulmalıdır. Bırakalım 4 bini, bin üretici 1000’er lira ile ortak olsa bile ortaya ciddi bir çözüm modeli çıkar. Soğuk hava deposu sorunu, devlet desteği de alınmak suretiyle, hemen çözülebilir. Ürün planlamasıyla birlikte patates ticaret, sanayi ve ihracatını da planlayacak olan kooperatif sayesinde bölge çiftçisinin fiyat ve pazarlama sorunu istikrara kavuşabilir. Bu gerçekten mümkündür.. Yoksa ürünün bir kısmını bu dönem İzmir Büyükşehir Belediyesi alsın (iyi ki de aldı), başka bir yıl diğer kuruluşlar finanse etsin. Bu asla çözüm yolu değil, patateste sorun böyle çözülemez. Ödemiş Ziraat Odası Başkanı Ahmet Kocaağa, bölgede çok tanınan ve sözü geçen önder çiftçilerden biridir. Kocaağa, Ödemiş çiftçisine böyle bir çağrıda bulunursa, sonuç verebilir. Aksi halde tarla fiyatı bu yıl 15 kuruş, gelecek yıl 1 lira! Bu böyle gitmez. Patateste çare kooperatifçilikten geçiyor.