Bayraktar, yaptığı açıklamada, tarımın en değerli ürünleri arasında bulunan, buğday, arpa, mercimek, nohut, soğan, sarımsak, havuç, zeytin, üzüm, incir, fındık, Antep fıstığı, ceviz, badem, elma, armut, ayva, nar, erik, kiraz ve vişnenin anavatanının Anadolu olduğunu belirtti. Bunların dışında, çavdar, yulaf, bakla, bezelye, kestane, kuşburnu, kekik, ahududu, alıç, ahlat, karadut, keçiboynuzu, böğürtlen, kızılcık, muşmula, menengiç, üvez, anason, Bektaşi üzümü, çam fıstığı, kara yemiş, koca yemiş gibi önemli tarım ürünlerinin kaynağı da Anadolu olduğunu bildiren Bayraktar, bu ürünler olmadan dünyanın beslenmesinin, dünya tarımının var olmasının düşünülemeyeceğini vurguladı.
Dünya tarım alanlarının yüzde 1,56’sı Türkiye’de-
Türkiye’nin dünya karasal alanının sadece yüzde 0,52’sini oluşturmasına karşın, küresel tarım alanlarının yüzde 1,56’sının Türkiye’de bulunduğuna dikkati çeken Bayraktar, “Türkiye, dünya karasal alanında kapladığı alanın oransal olarak tam üç katı tarım arazisine sahip. Dünya topraklarının sadece yüzde 0,5’i olmasına rağmen, Anadolu, olağanüstü zengin bitkisel gen kaynağına sahip muhteşem bir kara parçası. Bu gen kaynaklarını korumak bizim boynumuzun borcudur. Bu büyük bir zenginliktir. Bu zenginliğin kıymetini bilelim” dedi.
Tarım arazilerimizin her metrekaresi değerli olduğunu vurgulayan Bayraktar, şunları kaydetti:
“80 milyon ülke vatandaşı, 5 milyonu aşkın sığınmacı ve yabancı, 40 milyona yakın turist, bu toprakların ürünleriyle doyuyor. 16-17 milyar dolarlık tarım ve gıda ihracatı, bu topraklardan üretilen tarım ürünleriyle yapılıyor. Tarımın sorunları çözülürse, bu topraklar çok daha fazla insanı besler.
Anadolu ve Trakya, tarım açısından sadece bu bölge için değil, dünya için de büyük önem taşıyor. Dünyada büyük bir açlık sorunu var. Aç insan sayısı 800 milyona yaklaşıyor. Türkiye, tarımsal potansiyelini tam kullanırsa, dünyada açlığı bitirecek tarımsal üretimi yapacak ender ülkelerden biridir.”
Kaynağı Anadolu olan tarım ürünlerinin küresel üretim değeri-
Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü FAO’nun 2014 yılı verilerine göre, Anadolu’dan çıkıp yayılmış tarımsal ürünlerin dünya çapındaki üretim değerinin 544 milyar doları aştığını belirten Bayraktar, şu bilgileri verdi:
“Dünya çapında 192,7 milyar dolar buğday, 69,2 milyar dolar üzüm, 51,7 milyar dolarlık elma, 42,7 milyar dolarlık soğan, 30 milyar dolarlık arpa, 18,2 milyar dolarlık zeytin, 16,9 milyar dolarlık bezelye ve bakla, 16,4 milyar dolarlık armut, 15,1 milyar dolarlık sarımsak, 14 milyar dolarlık ceviz, 13,6 milyar dolarlık badem, 12,7 milyar dolarlık havuç ve turp üretiliyor.
Yine dünya çapında, erikte 9,5, nohutta 8,3, Antep fıstığında 7,6, kestanede 4,8, kiraz 4,6, yulaf 4, çavdar 4, fındık 3, mercimek 2,8, vişne 1, incir 0,9, ayva 0,4 milyar dolarlık üretim değeri bulunuyor.
Bu ürünlerde Türkiye’nin üretimi ise 22,1 milyar dolara ulaşıyor. Türkiye’nin bu ürünlerdeki üretim değeri, dünya üretiminin yüzde 4,1’ini oluşturuyor. Ülkemizde üretim değeri, sadece buğdayda 6,4 milyar dolara ulaşıyor. Üretim değeri zeytinde 2,4, üzümde 2,3, fındıkta 1,9, arpada 1,8, elmada 1,5, cevizde 0,9, kirazda 0,7, Antep fıstığında 0,7, nohutta 0,5, soğanda 0,4, armutta 0,4, incirde 0,35, mercimekte 0,3, bademde 0,3, erikte 0,2, kestanede 0,2, havuç ve turpta 0,2, vişnede 0,2 milyar doları buluyor. Çavdarda 85, ayvada 78, yulafta 71, bezelye ve baklada 63, sarımsakta 44, keçiboynuzunda 13 milyon dolarlık üretim değeri var.”