Dünyada Tahıl Ticareti Krizlere Karşı Nasıl Devam Edecek?

Dünyada Tahıl Ticareti Krizlere Karşı Nasıl Devam Edecek?

Dünyada Tahıl Ticareti Krizlere Karşı Nasıl Devam Edecek?

Dünyada gıdaya ulaşımda yaşanacak krizler; savaş, iklim değişikliği, tarımsal emtiadaki fiyat artışları ve lojistiğe bağlı problemler tahıl sektörünün gündeminde tüm yüküyle yer alırken sektörün en önemli buluşması İstanbul’da gerçekleşti. Dünyanın en büyük buğday üreticileri ve un ihracatçılarının yer aldığı IAOM Avrasya Kongre ve Sergisi’nde, Türkiye buğday tedarik pazarının lider şirketi Taban Gıda’nın ve Çatı şirketi Vivalon ana sponsorlar arasında yer aldı. 

Dünya çapında 14 farklı bölgede faaliyet gösteren; hububat, un, makarna ve yem üreticileri gibi sektör profesyonellerini bir araya getiren International Association of Operative Millers (IAOM) İstanbul’da gerçekleştirildi. Üç gün boyunca özellikle Rusya-Ukrayna savaşının buğday pazarına bırakacağı etkiler, üretim, ticaret ve lojistik ile alt sektörlerdeki yansımaları ve iklim değişikliğinin tarıma etkileri sektör masaya yatırıldı, çözüm önerileri konuşuldu. Vivalon ve Taban Gıda’nın ana sponsorlar arasında yer aldığı kongrede; özellikle tek başına dünya buğday üretiminin yüzde 10’unu ve Avrasya bölgesinin buğday üretiminin yüzde 30’unu temsil eden Rusya ve 25 milyon ton üretimle arkasından gelen Ukrayna arasında süren savaşın yarattığı küresel etkiler en önemli konular arasındaydı.

Türkiye’deki un sanayicileri ülkemizi un ihracatında zirvede tutuyor

Rusya ve Ukrayna ile güçlü ticari ilişkileri bulunan; 5 kıtada yaklaşık 20 ülkeye transit ticaret gerçekleştiren ve Türkiye’de buğday tedarik pazarının lideri Taban Gıda’nın CEO’su Hasan Hacıhaliloğlu hububat ve değirmencilik sektörünün masaya yatırıldığı panelde konuşmacı olarak yer aldı. Hasan Hacıhaliloğlu “Bildiğiniz gibi uzun yıllardır Türkiye un ihracatında zirvede. Tüm zorluklara rağmen Türkiye un sanayicileri ülkemizi un ihracatında zirvede tutuyor. Türkiye her yıl 10 milyon ton civarı buğday ithalatı yapıyor ve bunun büyük kısmı un ve mamul ihracatına yönelik yapılıyor. Bu ithalatın büyük bölümünü de Taban Gıda olarak biz karşılıyoruz. Yükselen maliyetler ve öngörülemeyen piyasalar en büyük sorunumuz. Piyasayı öngörmek bizim için çok önemli. Son dönemde yaşanan krizler üretimi ve ticareti iyice zorlaştırdı” dedi.

Un sektöründeki lider firmalarımız lojistiğe yatırım yapmalı

“Un sektöründe atılabilecek adımlardan biri lojistiğe yatırım yapmak. Bu sektördeki lider firmalarımız yavaş yavaş deniz taşımacılığındaki yatırımlara girerek, ülkemizin ihracattaki liderliğini çok daha iyi yerlere taşıyabileceklerini düşünüyorum.” diye belirten Hacıhaliloğlu “ Deniz taşımacılığında yükselen maliyetler bir süre daha en önemli sorunlardan biri olmaya devam edecek gibi görünüyor. Biz kendi sektörümüzde çatı şirketimiz Vivalon’un gemi alımlarıyla bunu avantaja çevirmeye en azından öngörülebilir kılmaya çalışıyoruz.” dedi.

İhtiyacı karşılayabilmek için tarımda dijitalleşmeye önem verilmeli!

Hasan Hacıhaliloğlu “Artan dünya nüfusu ile birlikte ihtiyaç da artıyor. Elimizdeki tüm fırsatları bu ihtiyaçları karşılayabilmek için değerlendirmemiz gerekiyor. Bunu da tarımda dijitalleşerek çözme yoluna gidebiliriz. Bu alanda daha planlı ve güçlü adımlar atmamız gerekiyor. Akıllı tarım uygulamalarına geçildiğinde Türkiye’nin toprakları verimlilikte en iyi noktayı görecektir. En kârlı ürün en doğru bölgeye ekilecek. Doğru araziye ihtiyaç kadar doğru ürün ekilirse arz talep dengesi ve dolayısıyla doğru fiyat oluşacak. Dijitalleşme ile tarımsal araziler daha etkin kullanılacak ve ihtiyaca yönelik üretim yapılacak. Bu sayede üretilen tarımsal emtia verimliliği artacak. Sürdürülebilir tarım sayesinde gelecek nesillere daha sağlıklı topraklar bırakacağız. Geleceğe karşı en büyük sorumluluklarımızdan biri de bu olmalı.” diye belirtti.

Tonajlar düşüyor, şirketler stok tutuyor

Çatı şirketi Vivalon’un ve Taban Gıda’nın kurucusu Aras Demir global ticaretin ve yatırım politikalarının konuşulduğu panelde pandemiyle birlikte yaşanan sorunlara yenilerinin eklendiğinin altını çizdi. Demir “Pandemiyle birlikte şirketler hızlıca stok satın almaya başladı bu da fiyatların bir anda yükselmesine neden oldu. Sonrasında stoklarla devam edildiğinde fiyatlar düşmeye başladı. Bu da piyasada dalgalanmalara sebep oldu. Önünü göremeyen şirketler uzun vadeli planlar yapamadıkları için stok tutmaya devam ediyor. Ticarete kendi stoklarıyla devam ettikleri için tonajlar düşmeye başladı bu da sektörümüze büyük bir darbe oldu diye düşünüyorum.”

Tedarik zincirinin her halkasında bulunalım istiyoruz

Pandeminin yanı sıra Rusya-Ukrayna savaşının başlaması nedeniyle lojistikle alakalı sıkıntılar
yaşadıklarına değinen Aras Demir, “Özellikle bu dönemde lojistik anlamında ciddi problemler yaşadık. Vivalon olarak daha önce sermayemizin bir kısmını gemi alımları için kullanmıştık. Bu zorlu dönem ne kadar doğru bir hamle yaptığımızı göstermiş oldu. Geçen sene iki gemi almıştık, bu yıl bir gemi daha satın aldık. Toplamda üç gemi yatırımı yaptık. Savaşla birlikte finansman anlamında da problemler yaşamaya başladık. Finansman sağlayan bankalar piyasadan çekilince işimiz zorlaştı. Bu nedenle kendi sermayemizi kullanmaya başladık. Sadece bir noktada durmak ve ticareti yönetmek oldukça zorlayıcı. Tedarik zincirinin her halkasında bulunalım istiyoruz. Vivalon ve Taban Gıda olarak; ülkemizde ilgili tüm sektörleri
elimizden gelen bütün imkanlarla, yeni enstrümanlarla, üretim, finansman ve lojistiğe yönelik
yatırımlarla desteklemeye devam edeceğiz.” dedi.
Bunları da beğenebilirsin
yorum Yap